Please enable JS

Çok Değerli Akademisyen ve Uzmanlarımızın Seminer Hakkındaki Görüşleri

Sn. Sinan Yücel (Tiyatro Sanatçısı/Eğitmen) ile deneyimli bir uzman kadronun birlikte yürütmüş oldukları titiz çalışmalar sonrası ortaya çıkmış olan "Kayıp Kelimelerin İzindeyiz Semineri ve Kampanyası" çocuklar ve aileler için oldukça önemli kazanımlara fırsat vermektedir.

Çocukların güzel dilimizi öğrendikleri bu erken yaşlarda, Türkçeyi güzel ve doğru kullanmalarını, kelimeleri doğru telaffuz etmelerini, kelime dağarcıklarının artmasını sağlayarak; dil gelişimlerine önemli katkılar sunmaktadır. Zira dil gelişiminin desteklenmesi çocuğun düşüncelerini ve duygularını daha kolay aktarmasına, akıcı bir biçimde konuşmasına ve daha analitik düşünmesine de olanak sağlamaktadır. Tüm bunların çocuğun zekâ gelişimi üzerinde önemli etkileri olmakta ve zihinsel gelişimi de desteklemektedir. Ayrıca "Kayıp Kelimelerin İzindeyiz Semineri ve Kampanyası" ’nın tüm bu faydalarına ilaveten, en değerli kazanımlarının arasında, iç denetim odaklı olması ve çocuk ile ailesi arasında nitelikli iletişim kurma fırsatı vermesi gelmektedir. Uygulama ailece yapılmakta böylece çocuk-ebeveyn, anne-baba arasında doğrudan ve nitelikli bir iletişim köprüsü kurulmasına destek olmaktadır. Öte yandan, güzel dilimizin kaybolmaya yüz tutmuş kelimelerinin ortaya çıkarılarak çocuklarımıza ve bizlerin kullanımına sunulması kültürümüze yapılan en büyük katkılardan biri olacaktır.

Tüm bu önemli kazanımlara fırsat sağlayan "Kayıp Kelimelerin İzindeyiz Semineri ve Kampanyası" için başta Sn. Sinan Yücel olmak üzere emeği geçen tüm ekip arkadaşlarını kutluyor ve çabalarını yürekten destekliyorum.

Doç. Dr. Nalan Kuru
Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü

Sn. Sinan Yücel ve ekibinin gündeme getirdiği, uzun süreli titiz bir hazırlık ile farklı alanlardan birçok uzmanın desteğini alarak hazırlanmış olan “Kayıp Kelimeler Kampanyası” çocuklar ve aileleri için pek çok eğitsel fırsat sunabilecek önemli bir çalışma olarak görülmektedir. Çocuklar açısından, Türkçeyi doğru ve güzel kullanmayı, özenli konuşmayı, kelime dağarcığının gelişimini ve kitap okuma alışkanlığı kazandırmayı destekleyerek “dil gelişimi alanında”, düşünce gelişimini, analitik düşünmeyi destekleyerek “zekâ gelişimi alanında ve akademik başarıda”, iç disiplin ve sorumluluk kazanımını, kendilerini ifade etme gibi sosyal becerileri destekleyerek “sosyal ve duygusal gelişim alanında” sunacağı katkılar bunlardan birkaçı olarak sıralanabilir. Anne babalar açısından, projede anne-babalara verilecek eğitim yoluyla çocuklarla çalışılmasının planlanması, çocuk ve aile arasında “kaliteli iletişim ve kaliteli vakit geçirme” konusunda önemli bir rehberlik sunacaktır. Tüm bunlara ek olarak, güzel dilimizin unutulmaya yüz tutmuş kelimelerini ortaya çıkarıp genç nesillere tanıştırmak ve doğru konuşulmasını sağlayarak “kültürel açıdan” da dilimize önemli katkıları olacağını düşündüğüm bu değerli çalışmadan ötürü, başta Sn. Sinan Yücel olmak üzere tüm proje ekibini kutluyor ve gönülden destekliyorum.

Doç. Dr. Serap Erdoğan
Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü

ÇOCUK GELİŞİMCİLERİ VE EĞİTİMCİLERİ DERNEĞİ BURSA ŞUBESİ GÖRÜŞÜ

Söz konusu çalışma taslağı dernek uzmanlarımız tarafından incelenmiş ve bu çalışmanın çocukların gelişimine aşağıdaki maddelerde belirtilen alanlarda yüksek fayda sağlayacağı görüşüne varılmıştır:
 Çalışma içeriğindeki egzersizlerin zekâ gelişimini olumlu yönde desteklemesi
Bir çalışmaya başlama; onu sürdürme, sonuçlandırma disiplininin kazanılması( iç disiplin sağlama)
Sağlanan iç disiplinin çocuğun okul yaşantısı ve ödev -çalışma disiplinini olumlu etkilemesi
Ebeveyn - çocuk arasındaki etkileşimi ve işbirliğini artırması
Dil gelişimini olumlu yönde etkilemesi
Araştırma ve merak duygusunu desteklemesi
Çeşitli araştırma yolları keşfedilmesi
Dil gelişimindeki ilerlemeye paralel olarak sosyal gelişimin olumlu yönde etkilenmesi
Dili doğru kullanma yeteneğinin artması ile birlikte özgüven duygusunun gelişmesi, sosyal gelişimin desteklenmesi
Doğru diksiyon kullanımı alışkanlıkları 



Bu çalışmayı bizlere kazandıran Proje Koordinatörü ve Eğitmen Sinan Yücel’e teşekkürlerimizi sunarız.


ÇGEDER Bursa Şubesi Adına
Başkan Esra Çelik Yıldırım

Kelimelerin iletişimdeki ve beynin gelişimindeki olumlu etkisi, onları doğru yerde, doğru anlamda ve doğru telaffuzla kullanmanın gerekliliğini apaçık ortaya koyar. Bireyi ve toplumu her yönden besleyip geliştiren dilimizin, içinde bulunduğumuz teknoloji çağında yeterince beslenip gelişemediğini düşünüyorum. Hayatımıza hızla giren, kısa zamanda vazgeçilmezimiz olan internet teknolojisi ile bilgi ve iletişim kolay ulaşılabilir, hızlı ve kuralsız paylaşılır hale gelmiştir. Bu durumun Türkçemizin yozlaşmasına, kelime dağarcığımızın erozyona uğramasına yol açtığı kanaatindeyim. Yakın zamanda tam da bu soruna çözüm olacağını düşündüğüm bir seminere katıldım. Sinan YÜCEL’in “Kayıp Kelimelerin İzindeyiz” semineri... Eğitim sayesinde dilin doğru kullanımı ve yaşam disiplini edinme sürecine dair bazı sorularıma cevap buldum.Türkçeyi kurallarına uygun ve etkili konuşabilmemi sağlayacak teknikler öğrendim. Yoğun bir içeriği tek oturumluk sürede ve etkili bir sunumla bize aktaran Sinan YÜCEL hocamıza çok teşekkür ediyorum.

Başarılarınız daim, yolunuz açık olsun Sinan hocam...

Umut C. Akkaya 
Uzman Öğretmen

"KAYIP KELİMELERİN İZİNDEYİZ" seminerine katılmanın bu denli keyif vereceğini hiç düşünmemiştim gerçeği söylemek gerekirse. İngilizce öğretmeni olmam dolayısıyla ilgimi çekmişti ilk davet ettiğinde Necla Özçelik öğretmenim.


Tüm dillerin birer kaynağı vardır sonuçta ve hepsi aynı gelişim ve değişim süreçlerinden geçer. Bir noktada tüm diller bir tıkanıklık yaşar, fakirleşir ve kullanım daralması ile kaybedilen, farkında olunamadan kullanımdan kaldırılan ve dolayısıyla atıl olan sözcükler ortaya çıkar.
 Güzel Türkçemiz de bu yozluk ve fakirliği yaşıyor şu anda. Oysa ne de güzeldir bizim dilimiz, eğer lâyıkı ile kullanırsak. Sosyal medya, kısaltma sözcükler, ifade ve cümleler derken, neredeyse işaretlerle anlaşır hale geldik. Zengin kelime dağarcığımız fakirleşti. Diksiyon, konuşma ve ifade kalitesi, etrafımızla ve de özellikle çocuklarımız ile iletişim güçlüğü çeker olduk.


İstemez misiniz eşiniz, aileniz, çocuklarınızla iletişim güçlüklerini ortadan kaldırmak ve diksiyon, kalite ve iç disiplin konularında edindiğiniz tecrübeleri onlarla paylaşmak. Ben istedim ve Sinan Yücel hocamın muhteşem çalışmasına katıldım. Zaman nasıl geçti anlayamadım. Neyse ki, seminer sonrası biz katılımcıları bırakmıyor ekip ve hep birlikte, KAYIP KELİMELERİMİZİ geri kazanmaya çalışıyoruz şimdi. Öğrettiğim yabancı dil ile kıyaslanamayacak kadar zengin ve donanımlı olan güzel Türkçemize hep birlikte sahip çıkalım derim ben. Siz ne dersiniz? Sinan Yücel hocanın deyişi ile, gelin seminer çalışmalarımızda "Balık tutmayı" öğrenelim hazır balığı pişirmektense...


Sevgi ve saygı ile..


Tulû Obüt
İngilizce Öğretmeni

Kayıp Kelimelerin İzindeyiz Seminerini, hem akılda kalcı hem de dikkat çekici olması bakımından çok önemsiyorum. Bu tip seminerlerin ülkemizde yaygınlaşmasını diliyorum.

Diksiyon eğitiminin çok geniş kapsamlı bir eğitim olduğunu hepimiz bilmekteyiz. Birçok kurumdan bu eğitimi almış biri olarak; seminerde konunun değişik yönleriyle ve güncel bilgilerle ele alınmasını çok faydalı buldum. Sinan Yücel'in anlatımındaki güvenilirlik, samimiyet ve bilgiyi paylaşma aşamasındaki enerjisine hayran kaldım.Verilen tüm egzersizleri her gün tekrarlamaya çalışıyorum.Yakın çevremdeki kişilerle de, bu bilgilerimi paylaşıyorum.

Unutulan kelimelerimiz, Türkçe karşılığı varken; dilimize giren yabancı kelimeler, yapmacıklıktan sıyrılmış yöresel konuşmalarımız da seminerin diğer konularındandı.

Seminerden sonra oğlumla dilimize yerleşmiş yabancı kelimeleri araştırmaya başladık. Bu konu oğlumun çok ilgisini çekti ve bulduğu kelimeleri arkadaşlarıyla paylaştı. Kendilerine "Türkçe Kelimeler" adlı bir grup kurdular. Metinlere kendi yöresel şivelerini de ekleyip, birbirlerine dinletiyorlar. Yaşadığımız şu zor zamanlarda gençlerin kendilerine bu tür uğraş bulmaları, çok kıymetli bir gelişme. Öğrenirken aynı zamanda eğleniyorlar da. Bunun yanında oğlumun daha fazla kitap okumaya başladığını görmek de, beni ayrıca mutlu ediyor.

Temennim, kişisel ve toplumsal anlamda çeşitli ve üst boyutta faydalar sağlayan bu türlü faaliyetlerin çoğalmasıdır. Aslında çocuklarımızı yönlendirme ve bilinçlendirmede; anne-baba olarak bizlere de görev ve sorumluluklar düşmektedir. Çocuklarımız kelime yetersizliğinden dolayı kendilerini ifade edemiyorlar ya da yanlış ifade ediyorlar. Türkçemiz gün geçtikçe kirlenmeye devam ediyor. Öğrenebildiğimiz kadar yabancı dil öğrenelim, ama kendi dilimizi unutmadan. Atatürk: "Yüksek istikbâlini bilen Türk milleti de yabancı dillerin buyruğu altından kurtulmalıdır." demiştir. Lütfen el birliğiyle Türkçemize sahip çıkalım. Başta Sinan Yücel olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.

Hürriyet Demirtaş
Halkla İlişkiler Uzmanı- Sunucu- Eğitmen

"Nerede o eski akşam sefaları" veya "nerede o eski bayramlar", şeklinde klasikleşmiş serzenişleri duymadığımız gün nerdeyse yoktur günümüzde...Çok uydulu, çok kanallı küreselleşmenin pik yaptığı modern zamanlardaki bu huzursuz yakınmaların müsebbibi olarak, dünyada jet hızındaki değişimleri öne sürmek, iletişim devrimini ve beraberindeki internet egemenliğinin gündelik sosyal iletişimimizi ne denli zedelediğini fark etmemek mümkün değil...Bu iletişim tatminsizliğimizin, doğal olarak, kullandığımız gündelik dilimizin, kelime haznesini ne kadar tekdüze hale getirdiğini ve ne kadar verimsizleştirdiğini görebilmek için bilim insanı olmaya gerek yoktur. Dilimizdeki bu bozulma, ebeveyn çocuk ilişkileri, profesyonel iş yaşamı ve zekâ gelişimine kadar hayatın pek çok alanına olumsuz yansımaktadır.

Demli Tiyatro'nun Sanat Yönetmeni Sinan Yücel'in öncülüğünde ve eğitmenliğinde organize edilen seminere katıldığımda, diksiyon üzerine bir dinletiye katılacağım ön yargısı hakimdi beynimde. Lakin üstteki satırları yazmama ilham kaynağı olan, kıymetli ve ülke geneline yayılması gereken bu proje; dilimizdeki yozlaşmaya karşı çözüm kaynağı olabilecek niteliktedir... Diksiyon eğitiminin, bu çözüm kaynağının bir unsuru olduğunu fark etmemi " Kayıp Kelimelerin İzindeyiz" semineri ve kampanyasına borçluyum. Emeğinden ve girişiminden dolayı pek değerli Genel Sanat Yönetmeni "Sinan Yücel"e teşekkür ederim.

Baybars Selçuk Yaşar
Toplumbilimci

24 yıllık Sınıf Öğretmeni ve 18 yaşında ikiz kız annesiyim. Teknolojinin hayatımıza bu denli girmesinden beri, kelimelerin sadece kısaltmalardan ibaret olduğunu sanıyorduk. Katıldığım seminerde aslında Türkçenin ne kadar zengin bir dil olduğunu tekrar hatırladım. Sesimiz ne kadar yumuşak ve etkileyici olursa olsun, konuşmamızın kalitesini kelimeleri doğru kullanırsak artırabiliriz. Yüz kaslarımızı konuşmaya hazırlamak için ne kadar çok egzersiz yaparsak, diksiyonumuzun da o kadar güzel olacağını öğrendim. Katıldığım “Kayıp Kelimelerin İzindeyiz” Semineri benim için çok verimli oldu. Başta Sinan Yücel olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür ediyor; üstün başarılar diliyorum.

Nilgün Ertürkmen
Uzman Öğretmen

 

  

Haydi şimdi gelin, kelimelerin ruhuna dokunalım!


Seminerimiz, internet üzerinden canlı olarak, interaktif (Katılımcı) yapılacaktır.
Bundan dolayı başvurular kontenjanla sınırlıdır.
Bu nedenle hemen şimdi kayıt yaptırarak yerinizi ayırtın.

SEMİNERE KATIL